HABERLER


18 Şubat 2016 Perşembe

Counter Strike Source - Oyun İnceleme



Efsane Counter Strike 1.6 oyunun remake hali.Aslında şuan en yeni Counter Strike versiyonu Global Offensive dir fakat Source un yeri ayrı :). Bildiğimiz bütün haritalar genel hatlarıyla aynı kalmış olmasına rağmen ayrıntılardaki değişim insanı bambaşka diyarlara taşıyor. Harita üzerinde gezerken düşmanlarınızdan çok detayları dikkate alıyorsunuz, ve onların da taktiksel açıdan kullanmanın özgürlüğü karşısında Source karşısında gözleriniz doluyor(?). Bildiğiniz üzere Source, Half-Life2’de Valve’ın kullandığı grafik yazılımı. CS ile birleşimi oyunda asla tatmadığınız duyguları gözler önüne seriyor. Müdavimlerini yüzde yüz doyuracak, benim gibi bir CS karşıtını da kendi safları arasına alabilecek düzeyde bir çalışma ile Source’u deniyor Valve. Böyle bir deneme karşısında HL2’de bizleri nelerin beklediğini hesaba katınca sabrımın sınırları bir kez daha zorlanmış oluyor. Yalnız Source’un CS’ye kattıkları karşısında sistemlerin bundan olumsuz yönde etkileniyor olmasını da göz ardı edemeyiz. Fazla bir performans kaybı sezinlenilmese de yeni grafik donanımları, oyunu internet üzerinden oynarken kendini bir miktar belli ediyor. 1024Kb’lik ADSL ile yabancı server’lara bağlanıldığında 35-40 arası bir fps miktarı, bu grafik detayları ve konum itibarıyla tatmin edici bir düzeyde denebilir. Hatta şu anda bir tane de yerli server’e erişebilmeniz mümkündür.

CS’nin önceki sürümleriyle karşılaştırılamayacak artılara sahip olsa bile, onlara oranla kısıtlı harita sayısı ile küçük de bir eksiye sahip Source. CS ve Consition Zero’da kaç tane olduğunu hatırlamıyor olsam da, ve zaten çoğunun yoğunluklu olarak oynanmadığı bilinse de, Valve’dekiler Source’de önceki seriden oyuncuların en çok sevdikleri haritaları yeni nesil oyunlarında koruma yoluna gitmişler. dust, dust2, office, havana, aztec oyundaki görünen 8 haritadan bazıları. Benim en beğendiğim bölüm olan italy ise bütün ihtişamıyla oyundaki yerini alıyor(iyi ki CS’yi sevmiyormuşum ha!). Keza silahlarda da önceki oyunlardakilerin üzerine çok fazla bir eklemede veya eksiltmede bulunulmamış. Ama detayları artmış ve çok daha gerçekçi bir görünüm kazanmışlar. Tetiğe dokunduğunuz an elinizde silah olduğu hissini tamamen fark ediyorsunuz, bunun yanı sıra mermilerden ve boş kovanlardan çıkan seslerdeki doygun tınılar da kendini hemen belli ediyor. Modellerin aynısı üzerine bayağı bir çalışıldığı belli. En basit örnek olarak zoom’lu silahların dürbün kısmında hedefteki yerin görünebiliyor olmasından bahsedebilirim. Sürekli etkileşim halinde olması ve parlaklığı da tek kelimelik.

Öncelikle ambiyansın harika olduğunu söylememe izin verin. Hangi bölümü açarsanız açın değişimi ilk başta fark etmemeniz imkansız. Şimdiye kadar bütün haritaları derinlemesine inceleyemedim; ama, gördüklerime dayanarak en büyük değişikliklerin dust haritalarında meydana geldiğini söyleyebilirim. Kumlardan kalkan tozlar yere yakın kesimde bir bulut oluşturmuş destansı hareket ettiğini gözlemleyebilmek ve bunun da böyle olduğunu telaffuz etmek, her ne kadar CS için beni üzse de HL2’de göreceklerimizi muhakeme ettirdiği için yerinde olabilir. Etrafa yerleştirilmiş geniş yapraklı ağaçlar ve minareler, artı renkler birbirleriyle göz okşayıcı cinsten uyumlu. Aztec’e geçecek olursam, Source’un yağmur ve suyun görünüşüne yeni tanımlar kattığını söyleyebiliriz. Suya bastığınızda çıkan şapırtı sesiyle beraber suda oluşan gerçekçi halkalanmalar görülmeye değer. Bu arada CS’nin önceki oyunlarında haritaların geneline dağılmış olan kutuları hatırlayacaksınızdır. Source’da genelde variller göze çarpıyor. Variller ve hareket edebilen bilimum diğer küçük alet edevat Source’un güzelliklerini cümle aleme göstermek için konulmuşlar sanki. Kurşunlar veya siz onlara çarptığınız takdirde mantıklı tepkiler vererek hareket ediyorlar ve taktiksel kullanışlar için de altyapı oluşturuyorlar.

Benzer şekilde oyundaki karakterler de kurşun yedikleri ve öldükleri zaman normalde olması gerektiği gibi yalpalıyor ve gerekirse fizik kuralları çerçevesinde sağa sola düşüyorlar. Rag-doll efektleri başarıyla işliyor, üstüne üstlük vurulduğunuzda vücudunuzdan çıkan ve duvarlarda leke oluşturan kanın dokusu da bir o kadar görselliği körüklüyor. Yani artık Source’un sayesinde havada asılı kalan yada duvarların içine geçmiş cesetler göz zevkimizi bozamayacak. Oyundaki para sisteminin de aynı şekilde korunduğundan da laf arasında bahsedelim. Zaten oyunun geneline grafiklerdeki cilalamanın ve Source’un fizikteki etkilerinin dışında fazla bir ek yapılmamış. Ama bu sözüm yanlış anlaşılmasın; zira bu bile oyuna yepyeni bir soluk kazandırmış. Her şey alışıldığı gibi ekranlarınıza geliyor, sadece temiz, detaylı ve güzel grafikler var.

Bunların yanı sıra bomba takımı da aynen eski modelleri ile oyunda mevcut. Yalnız etkilerinden öte görsel yönleri fazlasıyla geliştirilmiş. Örneğin yakınınızda patlayan bir el bombası sadece sağlığınıza etki etmiyor, bunun yanında artık kulaklarınızı da sarsıyor. Birkaç saniyeliğine duyma yeteneğiniz ortadan kalkıyor ve ortalığa tiz bir ses hakim oluyor. Sis bombası ile ekranınız öncekine oranla çok farklı biçimde griye bulanırken, flash bombasının etkisini size anlatmak için FarCry’dakini işaret etmekten gurur duyacağım. Tabi bütün oyunun HL2 öncesinde deneme tahtası olduğu fikrine girdim demem de mümkün oyunu oynarken. Çünkü fizik motorunun bazı kesimlerinde aksaklıkları fazlasıyla göze takılıyor. Varillere ve hareketli cisimlere dokunduğunuzda meydana gelen geri tepme olayı oyunun genelinde kendini çok belli ediyor. Bir bug olabilir, bu yamanabilir; ama, HL2 eminim ki bu halde gelmeyecektir.

Sonuçta oyunun ilk versiyonu zaten dünyanın en çok oynanan online aksiyon oyunu seçilmiş.Böyle bir oyunun remake(yani daha iyi grafik ve ses) hali oldukça güzel :)

Sonuç: 9/10

0 yorum:

Yorum Gönder